Paragraf

 

Bir düşünceyi, bir duyguyu, bir olayı tam olarak anlatabilmek için bir araya getirilen cümleler topluluğuna paragraf denir.

Paragraf kendi içerisinde bir bütünlük taşır, paragraf tek bir düşünce etrafında oluştuğundan kendi içerisinde bir bütünlük oluşturur.

Paragraf konusunu üç başlık altında işleyebiliriz:

A) Paragrafın anlam yönü
B) Paragrafın yapı yönü
C) Paragrafın anlatım yönü

Bu konuları incelemeden önce, bütün paragraf sorularının çözümünde yararlı olabilecek birkaç hususu bilmek gerekir:

1- Önce soru okunur.
2- Daha sonra parça (metin) okunur.
3- Parça okunurken, önemli yerlerin altı çizilir. (Önemli yer, sorunun cevabı olabilecek olan yerdir)
4- Cevap bulunurken, yazıda anlatılanlar dikkate alınmalıdır. Kendi görüş ve düşüncelerimize göre hareket edilmemelidir.
5- Doğru seçenek bulunurken yanlış seçenekler elenmelidir.

A-PARAGRAFIN ANLAM YÖNÜ

Bu konuda paragrafın konusu, başlığı, ana düşüncesini ve yardımcı düşüncelerini (parçadan çıkarılabilecek ya da çıkarılamayacak sonuçlar) anlatılacaktır.

Paragrafın Konusu: 

Konu; yazarın paragrafta üzerinde durduğu, hakkında söz söylediği olay, durum, düşünce ya da sorunlardır. Paragrafta neyden söz ediliyorsa konu da odur.

“Parçada (paragrafta) neden söz ediliyor? “ sorusu bize konuyu buldurur.
Konu belirlenirken, paragrafın tümünün göz önünde bulundurulması gerekir.

Konu ile ilgili sorular, değişik soru kökleri ile karşımıza çıkar:

· Paragrafın konusu nedir?
· Bu parçada aşağıdakilerden hangisinden söz edilmektedir?
· Bu parçada aşağıdaki konulardan hangisi tartışılmaktadır?
· Bu parçada aşağıdakilerin hangisi üzerinde durulmuştur?

Paragrafın Başlığı:

Başlık için “konunun en özet biçimi denilebilir.” Paragrafa en uygun başlık hangisi olabilir? Gibi bir soruya cevap verebilmek için parçada nelerin anlatıldığını yani konuyu bilmek gerekir. Önce paragrafın konusu belirlenir; sonra da konuyu en iyi yansıtan başlık seçilir. Başlık bir veya birkaç kelimeden oluşabilir.

Paragrafın Ana Düşüncesi:

Her yazının bir yazılış amacı vardır. Yazar, ne anlatırsa anlatsın sonuçta okuyucusuna vermek istediği temel bir düşünce vardır. Ana düşünce, yazarın okuyucusuna ulaştırmak istediği işte bu mesajdır. Buna yazarın paragrafı yazma amacı da diyebiliriz.

Paragrafta ana düşünceyi bulmak için kendimize;
· “Yazar bu parçayı hangi amaçla, niçin yazdı?”
· “Yazarın bize vermek istediği mesaj nedir?”

gibi sorular sorabiliriz.

Sınavda “ana düşünce” konusu değişik soru biçimleriyle karşımıza çıkabilir.
· “Parçanın ana düşüncesi aşağıdakilerden hangisidir?”
· “Parçada asıl vurgulanmak istenen nedir?”
· “Parçada anlatılmak istenen aşağıdakilerden hangisidir?”
· “Parçadan çıkarılabilecek sonuç aşağıdakilerden hangisidir.”
· “Şiirde asıl vurgulanmak istenen nedir?”

Bu soruların tümü ana düşünceye yöneliktir.

Ana fikir soruları çözülürken şunlara dikkat edilmelidir:

1- Ana fikir paragrafın tamamını kapsar.
2- Bazı paragraflarda ana fikir cümle halinde metnin başında veya sonunda verilebilir. Bazı paragraflarda ise direkt verilmez. Okuyucu “anlam bütünlemesi” yaparak ana fikri bulur.
3- Ana fikir bulunurken kendi düşüncelerimiz değil, paragrafta yazılanlar dikkate alınmalıdır.
4- Şiirlerin konusu ve ana fikri olmaz. Şiirlerin teması vardır.

Paragrafın Yardımcı Düşünceleri

Ana düşüncenin daha iyi anlaşılmasını sağlayan, onu daha belirgin hale getiren, işlenen konunu sınırlarını çizen düşüncelere paragrafın yardımcı düşünceleri denir.

Her paragrafta bir ana düşünce ve o ana düşünceye bağlı birden çok yardımcı düşünce vardır. Bunlar dil ve anlatım yönünden birbirine sıkı sıkıya bağlıdır.

Yardımcı düşünce soruları, parçadan çıkarılabilecek ya da çıkarılamayacak sonuçlar şeklinde sorulduğundan kolay sorulardır.

Yardımcı düşünce ile ilgili sorular sınavlarda olumsuz biçimde sorulur:

· “Parçada aşağıdakilerden hangisinden söz edilmemiştir?”
· “Şiirde aşağıdakilerden hangisine değinilmemiştir?”
· “Paragraftan hangisi çıkarılamaz?”
· “Parçada sözü edilen kişi için aşağıdakilerden hangisi söylenemez?”

B- PARAGRAFIN YAPI YÖNÜ

Paragraf bir yazının (makale, deneme vb.) küçük bir örneği olarak kabul edilir. Bu yüzden bir yazıda bulunması gereken düzen, paragrafta da bulunur.

Paragrafın yapısı; giriş, gelişme ve sonuç olarak üç bölümden oluşur.

1- Giriş Cümlesi
Giriş cümlesi bağımsızdır. Diğer cümleler giriş cümlesine biçimce ve anlamca bağlıdır. Kendinden önce geçmiş bir cümle var mı, izlenimi uyandırmamalıdır. Geliştirilmeye, açıklanmaya uygundur.

Giriş cümlesi içerisinde; “fakat oysa bundan dolayı, bu yüzden, kaldı ki, bunun için…” gibi kelimeler yer almaz.

Örnek: “Yazarlar eserlerinde günlük hayattan yararlanabilirler.” Cümlesi bir giriş cümlesidir.

Örnek: “Bu yazar da eserlerinde günlük hayattan yararlanıyor.” Cümlesi giriş cümlesi değildir, çünkü bu cümleden önce bir şeyler söylendiğini anlıyoruz.

2- Gelişme Cümleleri:
Giriş cümlesinden sonra gelen ve onu açıklayan, girişte belirtilen konunun ayrıntılarıyla ele alındığı bölümdür.

Düşüncelerin açıklanması, anlaşılır hale gelmesi, yerine göre ispatlanması için tasvir, öyküleme, örneklendirme, tanık gösterme, karşılaştırma, açıklama gibi değişik tekniklerden yaralanılır.

Okuyucuda “Bu konu artık anlaşılmıştır, bununla ilgili başka söylenecek yoktur artık.” Düşüncesi uyandırıldığı yerde bu bölüm bitirilir.

3- Sonuç Cümlesi:
Gelişme bölümünde anlatılan konunun belli bir sonuca bağlandığı bölümdür. Kimi zaman anlatılanları özetler kimi zaman da ana düşüncenin dile getirilmesiyle oluşan bir ya da iki cümlelik bölümdür.
Yazar, “dilinin altındaki baklayı” genellikle bu bölümde çıkarır. Yani yazarın asıl anlatmak istediği burada dile getirilir.

Not: Paragrafın yapısı ile ilgili sorular, doğrudan giriş ve sonuç cümlelerini buldurulması yoluyla olacağı gibi, paragraf oluşturma, paragrafa cümle ekleme, düşüncenin akışını bozan cümle, paragrafın ikiye bölünmesi, cümlelerin yerini değiştirme şeklinde de olabilir. Şimdi kısaca bunlara göz atalım:
a- Paragraf Oluşturma:
Bir paragraf oluşturacak cümleler dağınık olarak verilir ve bundan bir paragraf oluşturulması istenir. Bu tip sorularda cümlelerin anlamca ve yapıca birbirine bağlanabilmesi aranmalıdır. Önce giriş cümlesi saptanmalıdır. Diğer cümleler giriş cümlesinden sonra anlam ve yapısına göre sıralanmalıdır.

Bu soruların çözümünde seçeneklerden gidilebileceği unutulmamalıdır.

b- Paragrafa Cümle Ekleme:
Kimi sorularda paragrafın bir bölümü (başında, ortasında ya da sonunda) boş bırakılarak, bu boşluğa uygun cümlenin getirilmesi sorulmaktadır.

Bu tür sorulara cevap verebilmek için paragrafta nelerin anlatıldığını belirlemek gerekir. Çünkü paragrafa eklenecek cümlenin anlatılanlarla anlamca uyumlu olması gerekir. Boş bırakılan yere getirilecek cümlenin ayrıca, kip, zaman ve yapı yönünden de diğer cümlelerle uyumlu olması gerekir. Aksi takdirde boş bırakılan yere getirilemez.

c- Düşüncenin Akışını Bozan Cümle:
Bu tür sorularda cümlelerden biri, paragrafın bütününde anlatılan konu ile ilgili değildir. Biçimce ilgili gibi görünse de anlamca ilgili değildir. Bu cümle düşüncenin akışını bozar.

Akışı bozan cümleyi bulmak için sırasıyla cümlelerin birbiriyle alakalı olup olmadığına bakılır. Alakası olmayan cümle saptanmaya çalışılır. Aslında akışı bozan cümle, bir tavuğun etrafında dolaşan beyaz civcivlerin arasındaki siyah civcivdir.

Bu konuyla ilgili sorular:
· “Numaralanmış cümlelerden hangisi konu bütünlüğünü bozmaktadır?”
· “Numaralanmış cümlelerden hangisi anlatım akışını bozmaktadır?
· “Paragrafın tutarlılığını bozan cümle hangisidir?” …….biçiminde gelmektedir.

d- Paragrafın İkiye Bölünmesi
Paragrafın bir konusu vardır, her paragraf o konuyla ilgili bir düşünceyi dile getirmek için oluşturulur. Bu tip sorularda paragrafın belli bir yerinden sonra farklı bir konuya geçilir. Ya da konuyla ilgili farklı bir düşünceye geçiş yapılır. Paragraf buradan itibaren ikinci bir paragrafa ayrılmalıdır.

Konunun değiştiği, farklılaştığı yani yeni konuya geçiş yapılan yerin tespit edilmesi gerekir.

e- Cümlelerin Yerini Değiştirme
Sınavlarda kimi sorularda bize yerleri değiştirilen cümleleri düzene koymamız istenebilir. Bu tip sorularda iki cümlenin yeri değiştirilir ve bunun nasıl düzeltileceği sorulur. Çözümde paragrafın yapısı ve düşüncenin akışına dikkat etmek gerekir. Paragrafı oluşturan cümlelerin, anlamsal, mantıksal ve yapısal açıdan birbirini takip etmesi gerekir.

C- PARAGRAFIN ANLATIM YÖNÜ

Paragrafın anlatım yönünde anlatım tekniklerine ve düşünceyi geliştirme yöntemleri anlatılacaktır.

A- ANLATIM TEKNİKLERİ
Paragraflarda dört anlatım tekniği kullanılır:

1- AÇIKLAMA:

Bir konu hakkında bilgi ve vermek, okura aydınlatmak için kullanılan anlatım tekniğine “açıklayıcı anlatım” denir.

Amaç, okuru bilgilendirmek olduğundan düşünce yazılarında (makale, fıkra,) sıkça kullanılır. Tanımlamalara ve örneklemelere yer verilir. Nesnel yargılar ağırlıktadır.

Örnek:
“Kimilerine göre, edebiyattaki bilgiler, bilim ortamından edebiyat ortamına bir çeviridir. Edebiyat, bilginlerin daha önce araştırıp bulduğunu halka yayan bir araçtan başka bir şey değildir.”

2- TARTIŞMA:
Yazarlar, kendisi gibi düşünmeyen kişi ya da kişileri kendi düşüncelerine çekmek için yazdığı yazılarda “tartışma” tekniğini kullanır. Karşılıklı konuşma havası içerisindeki samimi bir dilin kullanıldığı teknikte yazar, öncelikle benimsemediği, karşı çıktığı düşünceyi belirtir. Sonra da okuru kendi düşüncesine inandırmak için kendi görüşlerini söyler. Okuyucuya benim söylediklerim doğru mesajını iletir.

Örnek:
“Günümüzde yaygın bir yanlış var: bilimin kesin olduğu inancı; çağdaş yaşayış, çağdaş uygarlığın değişmez temeli olan bilimsel kesinlik. Oysa sürekli bir değişikliktir, bilimi var edip ayakta tutan.”

3- BETİMLEME (Tasvir) :
Yazarların, doğayı, doğadaki varlıkları belirleyici özellikleriyle, göz önünde canlanacak biçimde anlatmasına “betimleme” denir. Yazar dış dünyayı betimlerken gözlemlerden yararlanır. Bu sebeple görsellik ön plandadır. Bazı betimlemelerde duyu organlarına ait ayrıntılardan da yararlanılabilir; benzetme ve kişileştirmeler kullanılabilir.

İnsanın niteliklerinin aktarıldığı betimlemelere “portre” denir. İnsanın iç özelliklerini anlatan türüne “Ruhsal Portre” denir. Dış özelliklerinin anlatıldığı türüne ise “fiziki portre” adı verilir.

Örnek:
“…Fenerin aydınlattığı alnı ter damlalarıyla kaplıydı. Sazının sapı şaşırtıcı bir süratte aşağı yukarı kayan parmaklarının altında canlı gibi titriyordu. Teller vuran sağ eli küçük fakat kendinden emin hareketler yapıyordu…”

4- ÖYKÜLEME (Hikâye etme)
Belirli bir zaman diliminde gerçekleşen olayların anlatımında kullanılan bir tekniktir. Hikâye etme adı da verilen bu teknikte olay, yer, zaman ve kişi öğelerine dayanır. Anlatılanlar bir harekete içerisinde verilir.

Örnek:
“Okuldan çıkınca caddenin karşısındaki kitapçıya uğradı. Uzun süredir aradığı kitabı bulmak için rafları heyecanlı heyecanlı karıştırdı. Bu arada Hülya’nın da kitapçıya geleceğini düşünerek biraz daha oyalandı.”

B- DÜŞÜNCEYİ GELİŞTİRME YÖNTEMLERİ

1- TANIMLAMA 
Bir kavram ya da varlığın niteliklerinin belirlenip ne olduğunun açıklandığı cümleler tanım cümleleridir. Tanım cümleleri “Bu nedir?” sorusuna cevap verir. Tanım cümlelerinin kullanıldığı paragraflarda tanımlamaya başvurulmuş demektir.

2- KARŞILAŞTIRMA
İki farklı düşünce, kavram ya da durumun benzer veya farklı yönlerinin ortaya konulmasıyla yapılan düşünceyi geliştirme yöntemidir.

3- ÖRNEKLENDİRME
Bir konuyu daha anlaşılır kılmak, düşünceye somutluk kazandırmak için düşüncenin örneklerle açıklandığı düşünceyi geliştirme yöntemidir.

4- TANIK GÖSTERME
Yazar bir konuyu ele alırken düşüncesini inandırıcı kılmak için başkalarının görüşlerinden yararlanır ve kendi görüşünü desteklemek için onların sözlerini kullanır. Paragraf içerisinde başkasından alınan sözlerin tırnak içerisinde bulunduğu düşünceyi geliştirme yöntemine denir.

5- SAYISAL VERİLERDEN YARARLANMA
Yazar ele aldığı konuyu daha inandırıcı kılmak için, sayısal verilerden, istatistikî bilgilerden, anket sonuçlarından yararlanır. Bu bilgilerin bilimsel ve objektif olması gerekir.

6- BENZETME
Bir kavram ya da varlığın, başka bir kavram ya da varlığa benzetilerek anlatılmasıdır. Benzetmeye başvurulan yerlerde “gibi” edatı kullanılır.

7- KİŞİLEŞTİRME
İnsana ait özelliklerin insan dışındaki varlıklara vererek anlatmaya “kişileştirme” denir. Doğaya ait izlenimlerin aktarıldığı paragraflarda kişileştirmeye sıkça başvurulur.

Not: Yazar düşüncelerini dile getirirken birden çok anlatım tekniğinden ve düşünceyi geliştirme yolundan yararlanabilir. Dolayısıyla bir paragrafta birden çok anlatım tekniği olabilir. Ancak bunlardan biri ağır basar. Bu yüzden çıkmış sorularda genellikle “………hangisi ağır basmaktadır?” ifadesi kullanılır.